İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

ÇANKAYA ŞUBESİ YAZAR HAYATİ TEK’İ KONUK ETTİ

(www.turkocaklari.org.tr, 19.10.2019)

Türk Ocakları Çankaya Şubesi 2019 dönemi faaliyetleri kapsamında, Milli Mücadelenin başlangıcının 100. Yılında yayımlanan ilk roman “Namus”un yazarı Hayati Tek’i konuk etti.

Gazeteci- yazar Tek, Akademik Çalışma Grubu ve şube üyelerinin katılımıyla 18 Ekim 2019 günü saat 19.00’da Türk Ocakları Genel Merkez binasında düzenlenen programa, “Türk Ocaklı olmakla iftihar ediyorum” diyerek başladı.

Milli Mücadele’nin yüzüncü yılı anısına yayımlanan romanın konusu olan namus kavramını, İttihatçı bayrağı üzerindeki “Allah, Vatan, Namus, İttihat” kavramlarından yola çıkarak, “Din-ü Devlet Mülk-ü Millet” formülüne dayandıran Tek, “Bırakın dokunulmasını, yan gözle bile bakılmasına tahammül edemediğimiz şeyler namusumuzdur. Türk milleti için de namus, vatan, millet, din ve devlettir. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün namuslu bir insanın yastığının altındaki tabancaya benzettiği Kuvayı Milliye, milletimizin kutsallarına, yani namusuna sahip çıkmış kutlu bir teşkilattır.” dedi.

Fransız işgali altında bulunan Mersin’deki ilk Kuvayı Milliye müfrezesinin kurulduğu Arslanköy’ün aynı zamanda işgalden kurtulan ilk yer olduğunu da kaydeden Tek, şöyle devam etti:

“Arslanköy sadece Milli Mücadele’deki duruşuyla değil, aynı zamanda Türkiye’nin demokrasi tarihinde eşik değere sahip olan 1946 seçimlerindeki duruşuyla da bir roman konusu olmayı fazlasıyla hak etmektedir. Türk demokrasisine ‘Sandık namusumuzdur’ sözünü armağan eden Arslanköy’deki Atatürk Çınarı, muhtemelen Gazi’nin adına dikilmiş ilk ve tek çınardır. Toroslar’ın zirvesindeki 1453 rakımlı Arslanköy, Milli Mücadeleye sahne olması dolayısıyla her karış toprağı gazi olan ülkemizde unutulmaya yüz tutmuş daha nice destanlar yazıldığını göstermesi bakımından önemlidir.”

Tek, konuşmasını Atatürk’ün şu sözleriyle noktaladı:

“Arkadaşlar, gidip Toros dağlarına bakınız. Eğer orada bir tek Yörük çadırı görürseniz ve o çadırda bir duman tütüyorsa, şunu çok iyi biliniz ki, bu dünyada hiçbir güç ve kuvvet asla bizi yenemez.”

Program, katılımcıların sorularına verilen cevaplar ve ikramlarla sona erdi.